kardeşlerim

vampir
ATV de başlayan kardeşlerim dizisi çok güzel ve çok duygusal bir dizi olmuş her hafta hiç kaçırmadan izliyoruz çok sarıyor ailecek izliyoruz özet dahi olsa izliyoruz dizi çok güzel sarıyor izlemenizi tavsiye ederim

doğum kontrol hapı

tatlimandalina
Şili'de hükümet doğum kontrol hapı dağıtmış ama haplar hatalı olduğu için tam 170 kadın hamile kalmış. Devletleri anlamak çok güç bizimkisi en az üç çocuk diyor elin devleti de doğum kontrol hapı dağıtıyor. Düşün artık şu memleketin şeyinden... yakasından yani :)

kapadokya deve turu

acikelli

Kapadokya'da deve turları başlamış. Zaten balonlar ve tarihi güzellikleri ile turist çeken bir yerdi. Ama daha fazlası neden olmasın diye düşünen bir girişimci yapmış sanırım. Çok da güzel olmuş diye düşünüyorum ülkemizin önemli turizm mekanlarından birisi olan ve UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesinde yer alan kapadokya için güzel bir artı olacaktır turist çekme açısından.

bergamot otlu çay

celikci
İftardan sonra en iyi giden içecek diyebilirim. Siyah çaya katınca inanılmaz güzel bir aroma katıyor. Ayrıca dinlendirme gibi bir özelliği olduğunu düşünüyorum. Ben endişe halinde yorgunlukta ve kesinlikle mutlulukta çay içen bir tip olduğumdan belkide çok seviyorum. Tatmanızı öneririm.

kurlardaki düşüş

danisman
Kurlardaki düşüşü gören vatandaşlar, dövizini bozdurmak icin bu sefer, dolar bozdurmak isteyen vatandaşlar döviz bürolarının önünde uzun kuyruk oluşturdu. Bakan Nebati: "Dövize endeksli Türk lirası mevduatları ile ilgili düzenlemelerin ayrıntılarını saat 14:00'te açıklayacağız. Bankalarımız da gün içerisinde işlemlere başlayacak." Dedi.

aile kurmak

palindrom
Hatırlıyorum da, çocukluğumuz boyunca annemle babamın hiçbir kavgasına şahit olmamıştık. Arada bir tatlı tatlı takılırlardı birbirlerine ama ne sert bir söz, ne ters bir bakış, ne de yükselen sesler yoktu hayatımızda. Biz çocuklar kimi zaman bir şeylerin ters gittiğini hissederdik tabii. Annem sofraya yemeği sessizce koyar, hiç muhabbet etmezler, yalnızca arada bir babamın "teşekkür ederim" leri, annemin "afiyet olsun" ları dışında bir diyalogları olmazdı.

Aradan yıllar geçti. Hepimizin çevresini kavgalar, tartışmalar, diyaloglarda seviyesini koruyamayan insanlar, öfkesini çıkarmak için sesinin yettiği kadar bağıranlar sardı bazen.. Öyle dönemlerden birinde anneme sordum.

Ben - "Sahi, siz babamla hiç kavga etmediniz mi anne?"
Annem - "Etmez miyiz, hem de çook"
Ben - "Biz niye hiç duymadık?"
Annem - "Hani o sizi götürmüyoruz diye küstüğünüz, babanla bir sahile inip hava alacağız dediğimiz zamanlarda ne yaptığımızı sanıyordunuz, sizi evde bırakıp keyfimize göre dolaşıp mısır yediğimizi mi?"

Birkaç şeyi aynı anda farkettiğimi anımsıyorum. Birbirlerine (kavgaları ne olursa olsun en azından bizim yanımızda) hiç saygısızlık etmediklerini, sakin çocuklar olarak yetiştiğimiz için ne kadar şanslı olduğumuzu, eğitim hayatları olmamasının ebeveynleri doğru davranmaktan alıkoymayabileceğini, hiçbirimizin (kardeşlerimden bahsediyorum) yaralayıcı davranan/konuşan, tartışmayı kavga zanneden insanlarla yakın olmamamızın nedeninin aslında bunu içselleştirememiz olduğunu... gibi gibi işte. Şimdilerde kafeteryalarda, yollarda, TV'de insanların, özellikle de çiftlerin birbirlerine davranışlarını görünce içimde bir anneanne hüznü, "ah eski günler" diyerek gezmelerim...

kaynana

farmasiyen
damatların da gelinlerin de korkulu rüyası olan, genelde hiçbir şeyi kolay kolay beğenmeyen, sivri dilli ve huysuz akraba çeşidi. (!) Kaynanalar da kendi arasında farklı sınıflara ayrılır. (!) En tehlikeli türleri kızını veya oğlunu eşine karşı kışkırtarak aralarını bozmaya çalışanlardır. Çoğu gelinlerinin ev temizliğine, yaptığı yemeklere vb. kusur bulma alışkanlığını benimsemiştir. Damatlara kök söktüren kaynanalar da tam bir baş belâsı niteliğindedir. Çocuğunun eşiyle gayet iyi anlaşan kayınvalideler yok değildir fakat bunların görülme olasılığı her 100 kaynanada 1'dir. (!) Takribi istatistiksel veriler doğruyu yansıtmayabilir. :) Hele kaynana sizin evde kalıyorsa yandınız demektir.
Gelme buraya kaynana, olmayalım yanyana diyesiniz gelir ama eşinizin hatrına susarsınız. 'Evet anneciğim, tamam anneciğim, buyur anneciğim' diyerek geçiştirirsiniz. Oysa arkadaşlarınızla bir araya gelince arkasından demediğinizi bırakmazsınız, çünkü artık iyice dolmuşsunuzdur.
En kötüsü de kaynananın sizinle beraber tatile gelmesidir!
Son olarak kötü bir espri: Kaynananın elinden kaygana yiyebilirsiniz ama dilinden fırça yememelisiniz. :) :)

hoş geldiniz, bilginizle fikirler ve eleştiriler getirdiniz.


eski defterler ile zamanda yolculuk açılıyor. dün, bugün, yarın ve sonsuza değin el değmemiş konularda deneyim ve düşüncelerinizi açıkça paylaşabildiğimiz kronolojik bilgilik, hayata dair ne varsa aklınızdakilere 7/24 tercüman olacak etik çerçevede bir topluluğuz.
üyemiz olarak, zaman makinesi eski defterler'e siz de özgürce yazılar yazmak ve yönetimine katılmak ister misiniz? iletişim: sozluk@eskidefterler.com / +908503022238

hemen yazar olun